DOĞUMU VE TAHSİLİ
Hicri Kameri 1312 yılında İran'ın "Erak" kentinde ibadet, zühd, ilim, takva ve iman nuruyla dolu bir evde dünyaya geldi. Babası Erak'ın tanınmış alimlerinden Hüccet-ül İslam vel müslimin "Şeyh Hacı Mirza Ferahani"dir. Daha küçük yaşlarda ilim tahsil etmeye başladı. Büyük din alimleri olan Ayetullah Şeyh Muhammed "Sultan-ul Ulema" ve "Hacı Şeyh Cafer"in derslerinden istifade etti. 1903'de Şeyh Abdul Kerim Hairi'nin Erak'ta havza kurmasıyla sekiz yılda bu havzada Şeyh'in Usul-u Fıkıh ve Fıkıh derslerine katıldı.
1910'da Kum'a hicret etti. Yirmi üç yıl, Ayetullah Hairi'nin derslerinden istifade edip içtihad makamına ulaştı.
Kendisi müçtehid ve ayetullah olmasına rağmen Peygamber evlatlarına duyduğu saygıdan dolayı ders arkadaşı ve daha sonraları damadı olan Hz. Ayetullah Seyyid Muhammed Taki Honsari'nin verdiği derslere katılırdı. Merhum Ayetullah Honsari hayatta olduğu sürece haric dersi vermedi.
Evet o zat mutavazi, büyük müçtehid ve benzerine çok az rastlanan zahid Ayetullah Uzma Şeyh-ul Fukeha vel muçtehidin Hacı Şeyh "Muhammed Ali ERAKİ"den başkası değildi.
DERS VERME YÖNTEMİ
Ayetullah el-Uzma ERAKİ 1949 yılında Usul-u Fıkıh ve Fıkıh'da haric dersleri vermeye başlayıp fazıl talebeleri derslerinde bir araya topladı. Dersinde sorulan soruları önceden araştırıp iyice teşrih ettikten sonra kürsiye çıkardı. Dersleri çok ilmi ve ağır olduğundan hariç dersi yeni başlıyanlar için anlaşılmaz derecedeydi. Fıkıhda "Nikah, İcare, Taharet, Ticaret vb... derslerin haricini defalarca vermiş ve bu derslerin öğrencileri tarafından yazmışmıştır.
Usul-u Fıkıh derslerini tamamen bir kaç devre baştan sonra kadar vermiştir.
Hz. Ayetullah Uzma ERAKİ cuma namazları ikame ediyor ve Cuma hutbelerinde Hz. Ali'nin (a.s) Nehc-ul Belağa'sından hutbeler tefsir ederek halkı aydınlatıyordu.
Yine tüm dini münasebetlerde Ramazan, Muharrem ve Sefer aylarında evinde kurulan meclislerde katılan kalabalık halka karşı konuşmalar yapıyor ve geniş ufku ve derin ilmiyle halka dini hükümleri, Tevhid, Risalet, İmamet, İrfan vb... konuları açıklardı.
Hz. Ayetullah Uzma ERAKİ öğlenleri Feyziye medresesinde, akşamları ise Hz. Fatimat-ul Masume'nin (a.s) türbesinde olan İmam Humeyni (r.a) mescidinde cemaat namazı kıldırırdı.
TE'LİFLERİ
1- Merhum Şeyh Sultan'ın derslerinin takriri
2- Ustadı Merhum Şeyh Abdul Kerim Hairi'nin "Durer-ul Feraid" adlı kitabına yazdığı haşiye. Bu kitap Kum İlim Havzası müderrisler topluluğu tarafından basılmıştır
3- İçtihad ve Taklid, Şeyh Abdul Kerim Hairi'nin derslerinin metnidir.
4- Yine ustadının "VELAYET" deslerinin metni.
5- Mekasibin Şerhi.
6- Usul-u Fıkıh derslerinin metni.
7- Miras konusunda Risale.
8- Üstadının Taharet deslerinin metni.
9- Üstadının Nikah derslerinin metni.
10- Tevzih-ul Mesail Risalesi.
11- Hac Rehberi.
12- İstiftaat Macmuası.
TALEBELERİ
Ayetullah Uzma Eraki'nin (r.a) yüzlerce belki de binlerce öğrencisi vardır. Bunlardan bir kaçının adını zikretmekle yetiniyoruz.
1- Şeyh Muhammed Taki Salavati
2- Şeyh Abdul Cevad İsfahani Cebel Amuli.
3- Şeyh Ali Rıza İlahi (Damadı).
4- Şehit Mehdi Şah Abadi.
5- Şeyh Ali Penah İştihardi.
6- Şeyh Ebul Hasan Muslihi (oğlu).
7- Seyyit Hüseyin Musevi Kirmani.
8- Seyyit Ali Musavi Yezdi.
RUHİ YAPISI VE AHLAKİ ÖZELLİKLERİ
Hz. Ayetullah Uzma ERAKİ çok mütevazi, alçak gönüllü yumuşak buylu birisiydi. Yüce ilmi makamda olmasına rağmen daha arap edebiyatına yeni başlayan birisini bile dinler onun sorularını cevaplandırırdı.
Bir gün öğrencilerden birisi üstada ettiği işkalde çok direniyor ve israrla düşüncesini savunurdu. Talebelerden bazıları onu bahs ve munazaradan vazgeçirmeye çalışıyordu.
Üstad buna mani oldu ve şöyle dedi: Sabaha kadar benimle tartışsa bile ben onun zihnindeki şüpheyi gidermeye çalışacağım. Bir talebenin zihnindeki bir şüpheyi gidermek sabaha kadar ibadet etmekten daha faziletli ve sevabı daha çoktur.
Ulemanın hakkını en güzel bir şekilde eda ediyor. Onları saygıyla anıyordu. Özellikle Seyyitlere saygı gösterir "Ben Peygamber soyundan olan seyyitlerin kölesiyim" derdi. Çok masraflı olan tören ve ziyaretlere katılmaz ve kendisi de böyle bir ziyafet düzenlemezdi. Şia aleminin taklit mercii olmasına rağmen Kum'un eski mahallelerinden birinde yer alan evinde çok sade bir yaşantıya sahipti.
O Merhum Kur'an'la olan ünsünden (çok okumasından) dolayı fevkalede bir hafızası vardı. Çünkü kendisi "Mirzai Şirazi"den naklediyor ki "Rahmetli Mirza Şirazi sabahları bir kaç hizib veya bir kaç sahife düşünüp, tefekkür ederek Kur'an okurdu."
Yaşlılık döneminin son yıllarında bedeninin çok zayıf ve güçsüz olmasına rağmen Kur'an'ın ilk bir kaç cüzünü ve ayda bir, Ramazan'da ise bir kaç defa Kur'an-ı hatım ediyordu.
Kur'an tefsirlerinden ise Emin-ul İslam Tabersi'nin "Cevami-ul Cami" tefsirini çok seviyordu; bu tefsiri defalarca öğrencilerine ders vermişti.
TEHECCÜD ve GECE İBADETLERİ
O geceleri aşık olduğu Rabbinin karşısında namaza durup raz-u niyaz eder, onun korkusundan ağlar, yalvarır ve sadece ona kul olduğunu, geceleri sabahlara kadar yaptıkları ibadetle dile getirirdi.
Hz. Ayetullah Uzma ERAKİ akşam namazlarını oldukça uzatırdı. Bazen kunutta "Kumeyl" duasını okurdu, bazen Hamd suresinden sonra "Yasin, Rahman vb..." sureleri okurdu. Bazıları o hazrete itiraz olarak şöyle derlerdi. "Namazda zayıfları ve yaşlıları da gözetseniz nasıl olur" dediklerinde, "Kendimden daha zayıf ve yaşlı birisini göremiyorum" dedi.
Ayetullah Sanii O'nun ahlaki özelliklerini şöyle anlatıyor; "Zühd, Maneviyat ve takva yönünden ilahi ahlakla ahlaklanmıştı. Hz. İmam Humeyni'den (r.a) yaşca daha büyük, ilimde aynı devre hatta daha önce olmasına rağmen üç defa "Camaran'a" giderek Hz. İmam'ı yakından ziyaret etti. İmam'ı ziyaret ettiğinde O'na şöyle selam verirdi: "Esselamu Aleyke ya veliyyellah, Esselamu Aleyke yebne Resulillah" yani selam olsun sana ey Allah'ın velisi ve selam olsun sana ey Resulullah'ın oğlu. Çünkü o İslam'da olan azamet ve büyüklüğü biliyordu."
Gerçekte bizim gibilerinin onun ahlakı hakkında konuşmamız veya yazmamız ona hakarettir. Zira onun imanı, takvası ve tevazu ve kişiliği bizim anlayamayacağımız kadar büyüktür. Ayetullah el-Uzma Seyyit Muhammed Taki Honsari'nin O'nun hakkındaki; "O'nun yanında toprakla altının hiç bir farkı yoktur. Altı hissinin altısı da ilim tahsil etmekle meşguldur" diyorlar.
Ayetullah Seyyit Cafer Kerimi ve Ayetullah Abbas Hatem Yezdi: "Şeyh-ul Fukeha Hz. Ayetullah Uzma Hacı Şeyh Muhammed Ali Eraki (r.a) asrın en büyük, en takvalı, en mütevazi müçtehidlerinden idi.
Elbette bir çok alim onun ilmi, takvası, zühdü ve tahareti hakkında yazmışlar ve konuşmuşlardır. Ancak bu makalede hepsini nakledemiyeceğiz, şimdilik bununla yetiniyoruz.
ÇOCUKLARI
Hz. Ayetullah Uzma Hacı Şeyh Muhammed Ali ERAKİ'nin çocuklarından sadece saygı değer Hüccet-ül İslam vel Müslimin Hacı Şeyh "Eb-ul Hasan Muslihi" dini dallarda ders okumuştur. O havzanın ustadlarındandır. Çeşitli konularda te'lifleri vardır.
VEFATI
Merhum Ayetullah ERAKİ 1994 Kasım'ında 103 yaşında ebedi aleme irtihal etti ve miliyonlarca gözü yaşlı insanın omuzunda teşyi edilerek Hz. Masume'nin türbesinin yanıbaşında defnedildi.
Allah'tan o merhumu Muhammed ve Al-i Muhammed ile mahşur etmesini, cennette Ehl-i Beyt'e yakın ve ruhunu bizlere şefaatçı kılmasını, onun takva, nur ve ilminden bizi de yararlandırmasını niyaz ediyoruz.