Muaviye'nin kendi hükümeti boyunca işlediği korkunç cinayetlerden biri de Resulullah'ın (s.a.a.) reyhanesi olan İmam Hasan Müçteba"yı (a.s.) şehid etmesi idi. Bu facianın izleri açıkça tarihte görülmektedir. Bu cinayet şöyle gerçekleşti: Muaviye haince bir komplo düzenleyerek ve Aş'as b. Kays"ın kızı (O Hazretin karısı) gibi fasit bir aletten yararlanmakla İmam"ı zehirleyerek şehit etti. Böylece siyasi hayatı boyunca şeytanî, ahit bozucu, ikiyüzlülük ve nifak çehresini defalarca gösteren Muaviye"nin iç yüzü bu cinayeti işlemekle her zamankinden daha açık bir şekilde herkesin gözleri önünde sergilendi.
Tarih, bu mevzuu yeterince ispat etmiştir.[1] Taberi, İmam Müçteba'ya (a.s.) defalarca zehir yedirildiğini, her defasında kurtulduğunu ve nitekim son defasında ciğeri parçalanarak bu parçaların ağzından gelip böylece dünyadan göçtüğünü "Ümmü Bekr bint-i Musavver"den nakletmiştir.[2] Buna rağmen herhangi bir delille Beni Ümeyye"yi savunma kastı olan İbn-i Haldun gibi mutaassıp kimseler bu vak"anın temelsiz ve zayıf olduğunu niteleyerek şöyle yazıyor:
"Hasan b. Ali"nin (a.s.) Muaviye eliyle zehirlendiği hakkında nakledilen rivayeti Şia uydurmuştur ve haşa bu, Muaviye"den beklenemez."[3] Haliyle bu söz, İbn-i Haldun"un Muaviye gibi müphem ve çirkin bir çehreyi savunmakla İslam tarihinin mefhumunu değiştiren bir takım özel din anlayış ve eğilimlerinden kaynaklanmıştır.
O Hazretin defin merasimindeki mazlumiyeti daha çok dikkat çekmektedir. Ehl-i Beyt, İmam Hasan"ın (a.s.) kendi vasiyeti gereğince, O Hazreti Peygamber"in mezarı yanında defnetmek istedikleri zaman; Beni Ümeyye"den bir grubu Peygamber"in hanımı Ayşe ile birlikte buna karşı çıktılar.[4] Bu sırada Mervan b. Hakem bu fitnecilerin arasından kalkıp "Osman Baki"in en uzak bir yerinde defnedilmişken Hasan b. Ali"nin (a.s.) Resulullah"ın (s.a.v.) evinde defnedilmesine izin vereceğimi mi sanıyorsunuz?" dedi.
Fitneyi yaratan, katırının üstünde miras yoluyla eve sahip olduğunu iddia ederek canı pahasına bile olsa İmam"ın, Resulullah"ın (s.a.a.) kabrinin yanında defnedilmesine engel olacağını bildiriyordu, oysa ki Mervan"ın kendisi de, "Biz Peygamberler miras bırakmayız" hadisini nakledenlerden biriydi. –Üzücü bir öyküsü olan- Bu çekişmeden sonra nitekim mazlum şehidi, Baki"de toprağa gömdüler. İmam"ın şehadeti muhtemelen Hicri 49 ve 51 yılları arasında gerçekleşti. Resulullah"ın (s.a.v.) bu reyhanesinin mateminde bize gelip yetişen rivayetlere göre çoğu ensarın evlatlarından olan Medine halkı yas tutup Medine"nin pazarlarını tatil ettiler.[5] Taberi"nin naklettiğine göre Beni Haşim kadınları bir ay yas tuttular ve bir yıl kadar da süslenmekten sakındılar. Taberi"nin İmam Bâkır"dan (a.s.) naklettiğine göre halk yedi gün Hasan b. Ali"ye (a.s.) ağlayıp pazarları açmadılar.[6] İmam Müçteba"nın (a.s.) Bâki"de toprağa verilmesi merasiminde bir iğnenin yere düşmeyecek kadar kalabalık halk topluluğunun olduğunu söyleyen yine Taberi"nin kendisidir.
Ömer b. Beşir Hamdani şöyle diyor: "İshak"tan halk ne zaman zelil oldular diye sorunca "İmam Hasan"ın (a.s.) şehadetinden, Ziyad"ın (Muaviye ile kardeşlik) nasebi iddia edildikten ve Hücr b. Adiy öldürüldükten sonra cevabını verdi"[7].
-------------------------------------------------------------
[1]- Muruc-uz Zeheb (Mas"ûdi), c: 2, s: 50/el- İstiâb (İbn-u Abd-il Birr), c: 1, s: 389/Makatil-ut Talibin (İsfahani) s: 48-49/Müstedrek (Hakim-i Nişabûri), c: 3, s: 173 ve 176/Ensab-ul Eşraf (Belazeri), c: 2, s: 55-68/İbn-i Ebi-l Hadid, c: 16, s: 11/Tezkiret-ül Havas (İbn-ul Cûzi) s: 11.
[2]- El-Muntahab min Zeyl-il Mûzîl (Taberi), s: 514, Mısır Dar-ul Maarif basımı.
[3]- El-İber (İber-i Haldun), c: 2, s: 187.
[4]- Makatil-ut Talibin, (İsfahani), s: 49/el-Menakib (İbn-i Şehrâşub), c: 2, s: 175.
[5]- Müstedrek (Hakim-i Nişaburi), c: 3, s: 173.
[6]- El- Muntahab min Zeyl-il Mûzîl, s: 514.
[7]- Makatil-ut Talibin (İsfahani), s: 50.