Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?

2014/02/12
Soru
Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum veya Kerbela’ya yöneliyor ve İmam Hüseyin’e (a.s) selam veriyorum. Bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir? Bir meddah, bu halin belirtilen esnada imamların (a.s) bize baktıklarının, bize yöneldiklerinin ve selamımızın cevabını verdiklerinin göstergesi olduğunu söylemiştir. Bu tespit doğru mudur? Çok teşekkür ederim.

Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun delili mevcuttur. Yanı sıra, bizim ibadet, tövbe ve isteklerimizin kabul oluşuna dair rivayetlerde bir takım işaretler belirtilmiştir ve tüylerin ürpermesi, gözyaşı ve benzerleri bu cümledendir. O halde bu haller vardır, ama her ne zaman böyle olursa insanın meseleyi bu şekilde yorumlaması doğru değildir. Doğrusu, insanın dikkat ve halis niyetle kendi vazifesine göre amel etmesi ve Allah tarafından ve masum hazretlerden karşılık verme beklentisi içinde olmasıdır.

Ayrıntılı Cevap

Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerimizde de bu yer almaktadır; örneğin İmam-ı Zamanın (a.s) bir rivayette şöyle buyurduğu nakledilmiştir: Biz sizin halinizden gafil değiliz ve sizi unutmayız.[1] Bu rivayet amel ve davranışlarımızın İmamın gözetiminde olduğunu iyice göstermektedir. Böyle olması nedeniyle, haremlere gidenler veya uzaktan onlara yönelenler ve saygı ifadesinde bulunanlar kesinlikle o büyük şahsiyetlerin özel ilgisine muhatap olmaktadır. Bu bağlamda İmam Sadık’tan (a.s) nakledilen bu rivayet çok açıklayıcıdır. İmam, Eba Abdullah’ın (a.s) kendi ziyaretçilerine bakması hakkında şöyle buyuruyor: Hüseyin b. Ali (a.s) Rabbinin yanında olup ziyaretçilerini gözlemlemekte, onları tanımakta ve kendileri için istiğfarda bulunmaktadır… .[2] Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmaktadır ve manevi hususlar karşısında reaksiyon göstermeye Kur’an ve rivayetlerde de işaret edilmiştir. Yüce Allah Kur’an’da şöyle buyuruyor: “Allah, bütün öğretilerin en güzelini, kendi içinde tutarlı, (gerçeğin) her türlü ifadesini çeşitli biçimlerde tekrarlayan bir ilahi kelam şeklinde indirir; (bir ilahi kelam ki) Rablerinden korkanların ondan tüyleri ürperir.”[3] Tüylerin ürperdiği, gözyaşın aktığı ve bir isteğin olduğu zaman, isteğinin kabul olduğunu bil.[4] Bu nedenle, her ne kadar biz her zaman Allah ve masum hazretlerin karşısında olsak da gözyaşı akması ve tüylerin ürpermesi gibi işaretler, bizim ile onlar arasında samimi bir ilişki kurulduğunun ve onların bize ilgi gösterdiğinin göstergesidir inşallah. Elbette böyle işaretler her ne kadar bir tür irtibatı yansıtsa da bu hallerin gerçekleştiği her vakitte böyle bir netice alınamaz, ama asla ümit kaybedilmemelidir.
-----------
[1] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharü’l-Envar, c. 53, s. 175, bap. 31, Ma Harece Min Tevkiatihi, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, 1404 k.

[2] Hür Amıli, Muhammed b. Hasan, Vesailü’ş-Şia, c. 14, s. 72, Bab-ı Tekid-u İstihbab-i Ziyareti’l-Hüseyin, h. 19508, Müessese-i Âli’l-Beyt, Kum.

[3] Zümer, 23.

[4] Vesailü’ş-Şia, c. 7, s. 72, Bab-u İstihbabi’d-Dua İnde Rifketi’l-Kulub, h. 8760.

Yeni Makale ve Video öğeleri

Yeni Kitaplar