PLEASE_WAIT
Babanın anneyi bazı sorunlara binaen evden kovması durumunda çocukların görevi nedir?
Dikkat etmemiz gerekir ki Kuran’ı kerim ayetlerinde ve masum imamların rivayetlerinde anne ve babaya iyi ve saygılı davranmak İslam’ ın en önemli esaslarının yanında- tevhit ve ilahiyat- yer alır. Bu önemli konumuyla insan hayatında anne ve babanın rolü kendisine direk olarak hayırlı akıbetin onların duasıyla olduğu gösterir. Bu yüzden anne ve babanın anlaşmazlıklarında çocuklar her ikisine de saygılı bir şekilde davranmalıdır ki hem sorun aşılabilsin hem de kalp kırılmalarına neden olmasın. Nitekim peygamberi Ekrem şöyle buyurur: “Babaya itaat etmek Allah’a itaat etmektir ve babaya eziyet etmek Allah’a eziyet etmektir.”
Unutmamalıyız! İyiliği emredip kötülüğü nefyetmede en güzel yöntem sözle olmayanıdır, yani diğerlerine pratik olarak göstererek doğru yolu öğretmeliyiz. Masum imamlar da bu şekilde amel etmişlerdir.
Buna binaen dini öğretilerin ışığında birkaç yol önerilebilir:
- Çocuklar anne ve babaya saygılı bir şekilde bizzat kendileri müdahale ederek anlaşmazlıklarını çözmelidirler.
- Anne ve babanın kabul ettiği büyük insanları devreye sokarak çözmek.
- Onları danışmanlık merkezlerine yönlendirerek gerekli olan uzman desteğini almalarını sağlamak.
- Eğer anne ve babanın okuma yazması varsa ve eğitimli insanlar iseler, eğitici ve dini kitapları onlara vermek.
Her halükarda çocuklar anne ve babanın sorunlarını bilinçli bir şekilde araştırıp saygı sınırlarını koruyarak müdahil olup sorunlarını çözebilirler.
Kuran müfessirleri, psikologlar ve eğitimciler anne ve baba arasındaki anlaşmazlıkta çocukların davranışlarıyla ilgili dini kaynaklardan yararlanarak birkaç yol açıklamışlardır:
Birinci yöntem: Çocukların bizzat kendisinin müdahale etmesi. Elbette çocuklar bu yöntemde anne ve babalarının konumu ve kültürel durumunu göz önünde bulundurup doğru bir davranış biçimiyle doğru bir netice almalıdır. Çünkü anne ve babalar yaşları ilerledikçe çocuklarının eleştirileri onlar için gençliğine nispet daha kırıcıdır. Bu yüzden gerekli dikkati göstermeliyiz ki anne ve baba çocuklarının davranışından incinmesinler. Çünkü bizim dini değerlerimizde babayı incitmek cehennem ateşiyle eşittir.[1] Allah Teâla kutsal kitabında anne ve babaya eziyeti yasaklamıştır.[2] Aynı zamanda anne ve babanın gözünde çocukların sahip oldukları konum da önemlidir. Yani çocuklarda kendi konumlarını göz önünde bulundurmalıdır. Nasihat ettiğinde kabul mü ederler yâda bulunulan durumdan daha kötü bir hal mi alır? Örnek olarak; bir evde dört çocuk yaşıyor burada hangi çocuğun anne ve babası tarafından daha çok seviliyorsa onun kanalıyla harekete geçilmelidir ve oda gerekli yolları açıklamalıdır. Diğer çocuklara nazaran onun etkili olma şansı daha yüksektir ve bu açıdan erkek ve kız çocuğu olması, büyük veya küçük olmasının bir farkı yoktur.
İkinci yöntem: Anne ve babanın kabul ettiği bir büyüğün sorunu çözmesi; Bu kişi yakın akrabalardan birisi olabilir örneğin: büyük baba, büyük anne, amca, dayı veya anne babanın yakın dostlarından duruma müdahale edip doğru yolu bulmalarını isteyin.
Üçüncü yöntem: Onları danışmanlık merkezine yönlendirip uzman desteğinden yararlanmalarını sağlayın.
Dördüncü yöntem araştırma: Bu yöntemde eğer anne ve baba okuryazar iseler ve dini eğitim kitapları onları etkiliyorsa onlara okuması için verilmeli veya çocukların kendisi bu kitapları okuyup, kendileri baba ve anneye karşı doğru davranış yöntemini gerçekleştirmelidirler.
Beşinci ve son yöntem CD ve kaset dinlemek: Bu yöntemde anne ve baba İslam terbiyesi âlimlerinin ve uzmanlarının CD’ler ini veya kasetlerini temin edip dinleyerek sorunlarını bu yolla halledebilirler. Çocuklarda bu CD’leri temin edip dinleyerek sorunun çözümünü bulup bizzat kendileri gerekli adımları atmalıdırlar.
Her halükarda çocuklar anne ve babanın sorunlarını bilinçli bir şekilde araştırıp önerilen yöntemleri dikkate alıp, saygı sınırlarını koruyarak müdahale edip sorunlarını çözebilirler.
-----------
[1].Usulu kâfi, kuleyni, mustafevi tercümesi, c:4 s: 49, baba ve anneye eziyet etmenin cezası bölümü, tahran.
[2].İsra: 23.