PLEASE_WAIT
Başkaları türlü türlü düşünceler sahip olabilirler ama bizim için ölçü olan en temiz kaynak olan Ehl-i Beyt’in açıkladığı şekilde İslam’ı öğrenmek ve ona amel etmeğe çalışmaktır. Sizin sorduğunuz soruların cevabındaki teferruata inmeden Ehlibeyt İmamlarından gelen sahih hadisler ve Ehlibeyt mektebinin temel kaynakları ışığında, aşura günü mü’min bir kimsenin ne yapması gerektiği hususunu açıklamaya çalışacağız. Bizce bu, imanı doğru olan bir kimse için delil ve hüccet olarak yeterlidir.
Ehlibeyt mektebinin büyük alimlerinden olan Merhum Şeyh Mufid şöyle diyor: “Muharrem ayının onuncu gününde Hz. Huseyin şehit edilmiştir. İmam Cafer Sadık’tan gelen rivayetler gereğince bu günde neşeden uzak durmak, yas merasimleri düzenlemek ve öğle oluncaya kadar bir şey yiyip içmemek ve öğleden sonra yaslı insanların yediği içtiği miktarda bir şeyler yemek gerekir.” (Vesail’uş-Şia c.10, s. 394)
Ehli Beyt Mektebinin en büyük muhaddislerinden olan Şeyh Saduk İmam Riza (a.s) da şöyle buyurduğunu nakleder:
“Aşura gününü kendisine hüzün ve musibet ve ağlama günü yapan kimseye, Allah kıyamet gününü sevinç ve neşe günü kılar.” (İlelu’ş-Şerayi 227)
Şeyh Saduk kendi senediyle İlelu’ş-Şerayi ve Emali kitaplarında Cibille Mekkiye’den şöyle nakleder:
“Hz. Ali (a.s)’ın sır dostlarından olan Meysem Temmar’dan şöyle dedi:: Allah’a yemin olsun ki bu ümmet kendi peygamberlerinin torununu Muharrem ayının onuncu günü öldürecekler ve Allah’ın düşmanları o günü bereket günü yapacaklar. Bu iş Allah’ın ilminde geçmiş kesin kazalardandır. Hz. Ali’nin bana öğrettiği ilim üzere ben bundan haberdar oldum.
Hz. Ali bana bildirdi ki tüm yaratıklar hatta çölün yırtıcı hayvanları, denizdeki balıklar ve gökte uçan kuşlar bile Peygamber’in torununa ağlayacaktır.
Güneş, ay yıldızlar, gök, yer, insan ve cinlerin mü’min olanları göklerdeki tüm melekler Rizvan meleği, cennetin koruyucusu melek ve cehennemle görevli olan Malik tüm koruyucu melekler, gök ve arşı koruyan meleklerin hepsi Hüseyin’ ağlayacaklardır.
Sonra Meysem şöyle dedi: Allah’a ortak koşanlara, Yahudi, Hıristiyan ve Mecusilere Allah’ın laneti gerekli olduğu gibi Hz. Hüseyin’in öldürenlere de bu lanet gerekli olmuştur.
Cibille diyor ki Meysem’e nasıl halk Hz. Hüseyin’in şahadet gününü bereket günü bileceklerdir? diye sordum.
Meysem bu soruya karşılık ağlayarak şöyle dedi:
Kendileri uydurdukları bir hadis gereğince Aşura günün Hz. Adem’in tövbesinin kabul olduğu gün olduğunu söyleyecekler. Oysa Hz. Adem’in tövbesi Zilhicce ayında kabul olunmuştur. Yine onlar Aşura gününde Yüce Allah’ın Hz. Davud’un tövbesinin kabul ettiğini söyleyecekler oysa Davud’un tövbesi de zilhicce ayında kabul olmuştur. Onlar bu günde Allah’ın Hz. Yunus’u balığın karnından kurtardığını söyleyecekler. Oysa Allah Teala Hz. Yunus’u Zilkaade ayında balığın karnından çıkarmıştır. Onlar Aşura gününde Hz. Nuh’un gemisinin sahile yanaştığını söyleyecekler oysa bu zilhicce ayının 18. günü vuku bulmuştur. Onlar bu günde Beni İsrail’ın kurtulması için denizin Allah tarafından yarıldığını söyleyecekler oysa bu Rebiulevvel ayında gerçekleşmiştir....”
Ehl-i Beyt mektebinin kaynaklarında çeşitli senetlerle İmam Muhammed Bakır’dan nakledilen ve Ehlibeyt dostlarınca sürekli okunan Aşura Ziyareti duasında şu cümleler yer almaktadır:
“Allah’ım bu aşura günü Umeyyeoğulları ve ciğer yiyen kadının oğlu tarafından kutlu ve mübarek bir gün olarak bilinir.... Bugün Ziyad oğullarının ve Mervan oğullarının Hz. Hüseyin’i (Allah’ın salatı ona olsun) öldürdükleri için sevindiği bir gündür. Allah’ım onlara olan lanet ve azabını iki kat eyle....”